Gerçekten şaka gibi. Nasıl iştir anlamak mümkün değil. İnsanlar çarşıya- pazara çıksa bile markete girmeye korkar oldu. Markete giriş çıkış bile nerede ise para ile… Geçtiğimiz gün Odunpazarı’ndan gazeteye gelirken üç harflilerin dışında bir başka büyük markete girmiştim. Sakız, birkaç küçük aparatif şey aldım kasaya geldiğimde karşılaştığım rakam tamı tamına 106 TL tuttu… Sonra baktım fiyatlara en hafifiyle sakızın fiyatı 20 TL… Sakızın fiyatından söz ediyorum gerisi çubuk kraker vesaire … Kasada kendi kendime söylenince kasadaki delikanlı, “maalesef sanki zamları biz yapıyoruz, kasada ekstra para talep ediyoruz gibi bir muamele görüyoruz. Sadece bu sebeple işi bırakmayı düşünüyorum, insanların tepkilerinden bıktım. İnsan kendini tepkiler karşısında suçlu ve ezik hissediyor. Bizde genç insanlarız alttan alıyoruz olmuyor, mütevazı davranıyoruz insanlar bize yükleniyor” diye dert yandı.

Halbuki markete girdiğinizde her ürünün üzerinde bir fiyat etiketi zaten yer alıyor. İnsanlar etiketleri ya yanlış okuyor, ya da okumadan kasaya gelince aldıkları birkaç parça ürüne ellerindeki para yetmeyince yüklenecek yer arıyorlar… Haklı yada haksız olmaları değil mesele.. Mesele aynı zamanda toplumsal bir ekonomik kriz yaşadığımız gerçeği

Bunları kime anlatsak niye anlatsak diyorum… Aslında herkes işin ciddiyetinin farkında. Kimisi de kendince bazı sorunlara çözüm üretiyor. Örneğin emekliler daha doğrusu 65 yaş üstü insanların serbest otobüs kartlarına takmış durumda... Yine mahalleden gazeteye gelirken belediye otobüsünde yanıma oturan bir beyefendi, ne iş yaptığımızı sorguladı ilk önce… Belli ki söyleyecekleri vardı… Sonunda lafı döndürüp dolaştırıp yaşlıların otobüslere ücretsiz binmesi ile konuya getirdi. Önce, “65 yaş otobüs kartlarını iptal ediyorlarmış” dedi. Ve şöyle konuştu; “Yahu bu yaşlılarda gerçekten bu işin cılkını çıkardılar. Otobüslerle şehri turluyorlar. Birkaç kişiden duydum yaşlılar mesai bitimlerinde de otobüs ve tramvaylarda oturup kalkmıyorlarmış. İnsanlar bu durumdan rahatsız!”

Ben de “Çok haklısınız. Aslında bu yaşlı nüfusu temizlesek hem ekonomi düzelir, hem işsizlik biter!” diye ironi yaptım. Sonrasında, “ben demiyorum, öyle diyorlar” türünden üçüncü şahıslar üzerinden konuyu toparlamaya çalıştı benim tepkimi görünce… Kendisine, “Sen kaç yaşındasın, emekli misin, yaşlanacak mısın?” diye sorunca biraz daha toparlamaya çalıştı. Ama bir kere baltayı taşa vurmuştu. Yahu bu yaşlılardan, emeklilerden kim ne ister gerçekten merak ediyorum. Bir gün herkes ihtiyarlayacak. Bu yaşlılar acaba ülkeye ne kötülük yaptılar?

Emekli maaşına gelince “siz biraz bekleyin, siz evde oturun, sokakta ne işiniz var?” diye yaşlılara yüklenmek o anlama gelecek şekilde tavır ve davranış sergilemek gerçekten çok ayıp…

Dün bir dostum, “Yahu şu emekli maaşlarına zam yapılacak mı? Bir bilginiz var mı, meclis olağanüstü toplanır mı?” diye sordu… Bütün bu gelişmeler ışığında söyleyecek bir şey bulamadım… Dostuma, “ Siz ne bekliyorsunuz. Daha çok beklersiniz” diyecektim sonra vazgeçtim..

Bütün bunların yaşanan ekonomik sıkıntılardan sonra emekli maaşlarının gündeme gelmesiyle birlikte emekliler üzerinde bir olumsuz imajın kendiliğinden ve kolayca oluşturulduğunu görünce gerçekten çok üzülüyorum. Yazık gerçekten çok yazık… İnsanlar markete gitmeye korkarken bile bu işin sorumlusu olarak yaşlıların görülmesi insanın içini acıtıyor.