Eskişehir hafta sonunda, turizm açısından yoğun günlerden birini daha yaşadı. Türkiye genelinde 52 ilde örgütlü bünyesinde 12 balkan federasyonu 300 dernek bulunan Balkan Rumeli Konfederasyonu yöneticileri de bu kez Eskişehir’de toplandı. Eskişehir toplantısı büyük ilgi gördü. Diğer illerdeki yapılan toplantıya katılanların, çok üstünde bir sayı Eskişehir’deki toplantıya katıldı. Konfederasyon yöneticileri ve eşleri Eskişehir’de en çok Yılmaz Büyükerşen ile görüşmek istiyordu. Son bir hafta yöneticiler telefonla bana “ Hoca’yı görebilecek miyiz?” diye sordu. Ekip, yaklaşık bir saat balkanları ve Eskişehir’i Yılmaz Hoca ile konuştu. Yılmaz Hoca’nın anlattıklarından yola çıkan ekip O’nun sözleri kulaklarında olarak, Eskişehir’i dolaştı. Balmumu, Hamam Müzesi, Uğur Mumcu’nun otomobili ve Doğan Avcıoğlu ile Doğan Yurdakul’un kütüphanesi heyecan uyandırdı. Doğan Avcıoğlu ve Uğur Mumcu en çok sorulan soru oldu. Eskişehirli olmadıklarını ancak, ailelerinin onlardan geriye kalanları Eskişehirlilere emanet ettiklerini söyledim.
77 YIL SÜRDÜ
Kızılinler mahallesi de Balkan göçleri ile 1900’lü yılların başında kurulmuş bir köydür. Bu tarihten itibaren, savaştan kaçarak tekrardan geriye yani anayurda gelenler, 500 yıldır Balkanlarda olan Türk insanıydı. Atatürk’ün muhacir tanımı tam olarak onlar içindi. Balkan Türklerinin bu göçleri 1989 yılına kadar sürdü. Net rakamla Balkan Türklerinin Anadolu’ya tekrar dönmeleri 77 yıl sürdü. Balkanlarda kalış ise 500 yılı buldu. Halen Balkanlarda milyonlarca insanımız var. Balkanlarda bulundukları devletlerin gelişmesine katkıda bulunuyorlar. Eskişehir’de de 4 bine yakın çifte vatandaşımız var.

BALKABAĞIMIZ
1900’lü yıllarda gelenler, yanlarında bugün ‘Ata’ tohumu dediğimiz tohumları da getirdi. Isparta’ya gidenler, getirdikleri gülfidanları ile gül tarımını geliştirdi. Bulgaristan bugün dünyada bir numaralı gül üreticisidir. Kızılinlerin nasibine de Balkabağı düştü. Hafta sonu gerçekleşen ziyarette en çok Balkan Türklerinin meşhur yemekleri ‘Dızmana’ ile ‘Kırma’ tüketildi. Kızılinler mahallesi muhtarı Halil İbrahim Can Eskişehir’i ziyaret edenlere Balkanlarda dede ve ninelerin tohumundan her yıl geliştirilerek, üretilen Balkabağından, yapılan kabak tatlısını ziyaretçilere ikram etti. Muhtar, Can, bana da bütün bir Balkabağı ikramında bulundu.
367 TON
Tepebaşı Belediyemiz ilçe sınırları içinde olan Kızılinler mahallesinde üretilen Balkabağını geliştirmek için, panayır düzenliyor. Bu yıl panayır da ziyaretçi patlaması yaşandı. Bana göre 5 bin kişi, panayıra katıldı. Köyün sokaklarında panayır nedeniyle, ziyaretçiler güçlükle yürüdü. Balkabağı da Tepebaşı Belediyesinin girişimleri ile tescillendi. Artık, tescilli ve tek tip Balkabağı üretilecek. Bu durum da Kızılinler Balkabağına olan ilgiyi arttıracak. Kızılinler Muhtarına, depolarda Balkabağı olup olmadığını sordum. 222 dekarda, bu yıl 367 ton kabak üretildiğini, bütün Balkabaklarının satıldığını söyledi. Tescilli Balkabağı marka olduğu için, ilgi her geçen yıl büyüyecek. Köyden göç ortadan kalkacak. Köyde 70 yıldır çalışan ve iki yıl önce kapatılan bakkal da tekrardan açılacak. Tescil ve markalaşma başarıyı getiriyor. Tarımımızda böyle gelişir ve kalkınır. Şehirlere göç önlenir.