Bir Türk astronotun uzaya gitmesi eski bir tartışmayı yeniden gündeme taşıdı. Atatürk’ün ‘İstikbal Göklerdedir’ sözü en çok gündem edilen konuların başında geliyor. Uzay gitme konusunun köşelerine taşıyan İstanbul gazetelerinin bazı köşe yazarları da, Büyükşehir Belediyesi’nin Sazova parkındaki ‘Uzay Evini’ gündeme getirdiler. Uzay Evinde duvara asılan Atatürk’ün 1936 yılında Eskişehir’de söylediği,” Bir gün insanoğlu tayyaresiz de göklerde yürüyecek, gezegenlere gidecek, belki aydan bile bize haber yollayacaktır. Bu mucizenin tahakkuku için 2000 yılını beklemeye gerek kalmayacaktır. Gelişen teknoloji bize daha şimdiden bunu müjdeliyor. Bize düşen görev ise Batı'dan bu konuda fazla geri kalmamayı temindir.’

HOCA’NIN UZAY MERAKI
Bu yazı çok bilinmediği için ilgi çekiyordu. Şimdi Türk astronotun uzaya gitmesi ile yeniden gündeme geldi. Sazova’daki Uzay Evine yazılan bu sözü, Yılmaz Hoca’nın nereden bulduğu da gündeme getiriliyor. Yılmaz Hoca’nın uzaya merakı aslında eskiye dayanıyor. Ülkemizde son yıllarda her ilde bir üniversite açıldı. Açılan üniversitelerin sadece bir kaçında uzay bilimleri bölümü var.

Yılmaz Hoca Anadolu Üniversitesi rektörü olarak görev yaparken, üniversiteye Uydu ve Uzay Bilimleri Merkezi kurmuştu. Bu merkez Eskişehir’de 30 yıldır var. Şimdi ise, Anadolu Üniversitesi’nin bölünmesi nedeniyle, bu bölüm ESTÜ bünyesinde faaliyet gösteriyor.

30 yıldır aynı binada faaliyet gösteren bölüm Yılmaz Büyükerşen’in rektörlüğünde çalışmalarına başladığında, bize de tanıtım yapılmıştı. Yılmaz Hoca’nın daveti üzerine 30 yıl öncesinde henüz düzenli yerleşkeleri olmayan Muttalip’deki merkeze gittiğimizde, uydulardan alınan Eskişehir’in fotoğrafları bize gösterilmişti.

ESKİŞEHİR’DEKİ UYDU MERKEZİ
O zaman Anadolu Üniversitesi’nin şimdi de ESTÜ’nün bünyesindeki merkez dünyada az olan uyduları tarayarak, Eskişehir’in fotoğraflarını alıyor. Bu fotoğraflar ile Eskişehir bölgesindeki madenler ve yer altı zenginleri bulunmaya çalışılıyor. Diri faylar araştırılıyordu. O zaman Türkiye’nin uzayda uydusu yoktu. Uydusu olan ülkede çok azdı. Eskişehir’deki bu merkez birazda korsanlık anlayışı ile dünyanın çevresinde dönen uyduları tespit ederek, o uydulardan Eskişehir fotoğraflarını veya görüntülerini çekiyordu. Bu görüntülerden Eskişehir için yararlanılıyordu.

1936’DA GÖRDÜ
Atatürk’ün ‘İstikbal Göklerdedir’ sözünü tartışmanın gereği yok. Atatürk 1936 da Eskişehir’de yaptığı konuşma da, insanoğlunun 2000 yılı gelmeden aya ayak basacağını söylemesi önemlidir. Gelecekten haber vermek gibidir. Atatürk’ün çok az kişi tarafından bilinen sözlerinin Büyükşehir Belediyesi Sabancı Uzay Evi'ni gezerken okuyoruz. Belki de Eskişehir’i Eskişehir yapan örneklere bu örnek küçük örnektir. Yılmaz Hoca’nın uzay merakı da rektörlük döneminden kalma bir alışkanlığıdır. Uydun yok. Dünyanın çevresindeki uyduları Eskişehir’den yer istasyonu ile tespit et. Ve o uydulardan görüntü, fotoğraf al. Bunları Eskişehir için veya ülke için kullan. Fayda üret. Sazova’daki Büyükşehir Belediyesi’nin Uzay evindeki yazının aslı Stuart Kline'ın Dönence Yayınevi basımı olan "A Chronicle of Turkish Aviation; Türk Havacılığı'nın Kronolojisi" adını taşıyan kitabında mevcuttur. Bu kitap Anadolu Üniversitesinin kütüphanesinde de bulunuyor. Türk Hava Kuvvetleri'nin internet sitesinde yazının tamamı var.

TÜRK’ÜNDE OLMASI GEREKİR
Hatta Hava Kuvvetlerinin sitesindeki yazının bazı bölümleri de şu şekildedir:” ‘Atatürk ve Havacılık. Bu doğrultuda Atatürk'ün 'Kanatlı bir gençlik memleketin geleceği bakımından en büyük güvencedir. Bir gün batılı ayaklar Ay'da ayaklarının izlerini bırakacaklarsa, bunların arasında bir de Türk'ün bulunması için şimdiden çalışmalara girişmek, aşamalar kaydetmek gerekir.' Bu söz Atatürk'ün havacılığın gelecekte yapacağı aşama ile ilgili öngörüsünü ortaya koymaktadır.

‘Atatürk, havacılıkla ilgili bütün yabancı yayınları izliyor, bu konudaki gelişmeleri gün geçirmeden Türkiye'de de uygulama alanına girmesine çalışıyordu. Ona göre insanlığın hizmetine girecek en büyük gelişmeler havacılık alanında olacaktı. Hatta gün gelecek, insanoğlu uzaya, başka dünyalara gidecek, Ay'ı ve benzeri gezegenleri bile fethedecekti. İşte bu çağdaş savaşlar da göklerde üstün olan uluslar tarafından kazanılacaktı.

BATIDAN GERİ KALMAYALIM
Bir Türk astronotunun bugünlerde uzaya gitmesi tartışma konusu oldu. Tartışalım elbette, ama yanlış tartışmayalım. Atatürk’ün 1936 da Eskişehir’de de söylediği gibi, havacılık ve uzay teknolojisinde batılılardan geri kalmayalım talimatını vermesidir. Eskişehir gerçekten bir mucizeler kentidir. Ne ararsan burada var. Çocukluğumuzda, Jules Vernes'nin "Aya Seyahat", "Denizaltında 20 Bin Fersah" ve "Arzın Merkezine Seyahat" kitaplarıyla tanışan bizler birde ‘Havacılık’ kenti Eskişehir’de yaşıyorsak, Uzay ve Havacılık ile de ilgimiz olacaktır. Atatürk’ü tarihin içinde daha iyi anlamaya çaba göstermeliyiz.