Siyasette çok uzun süre önce unuttuğumuz bir kavram nezaket kelimesi. Özellikle Eskişehir için ısrarla bu konunun çok altını çizmiştim. Defalarca bu konuyu gündeme getirmek için çabaladım. Zira farklı siyasi partilerde olabilirsiniz, farklı siyasal tercihlerimiz olabilir ama her siyasal tercihin önceliği Eskişehir ise sorunun çözümü konusunda aydın ve seçilmiş diye niteleyebileceğimiz insanların birbirleri ile el sıkışmaları, nezaketen konuşmaları; birbirlerini tebrik etmeleri son derece önemli benim için. Lafa gelince “Söz konusu vatansa gerisi teferruattır” deyip pratikte , “düşman kardeşler” rolü oynamak pek akla yatkın bir şey değil. Bence söz konusu “Eskişehir ise gerisi hikayedir!”

Peki, buraya nereden geldik. Anlatayım geçtiğimiz günlerde AK parti ve Cumhur İttifakı’nın büyükşehir Belediye Başkan adayı Sayın Nebi Hatipoğlu ile yaptığımız söyleşi de son derece umut verici sözlerine tanıklık etmiş ve kendi kendime inşallah Nebi beyin söyledikleri gerçek olur diye içimden geçirmiştim. Sayın Hatipoğlu o söyleşide yürüttükleri kampanya ile ilgili olarak şöyle demişti; “Biz seçim kampanyamızı tüm şehri kucaklayacak bir kampanya olarak hazırladık. Tüm vatandaşlarımızın dertleri ile dertlenen, sıkıntıları ile ilgilenen ve bunlara çözüm önerileri üreten bir kampanya planladık, Karşımızda rakip kim olursa olsun o rakibi alçaltan, küçülten kötü sözler kullanmayacağız. Biz rakibimize bakmayacağız kendi işimize bakacağız.”
Takip ettiğimiz kadarıyla bugüne kadar Sayın Hatipoğlu’nun ağzından rakibi ile ilgili herhangi bir şey ne duyuldu ne yazıldı. Hatta CHP adayı Ünlüce’ nin isminin açıklanmasından sonra kendisini ilk arayanlardan birisinin Nebi Hatipoğlu olduğu ve kendisini tebrik edip başarı dilediğini de öğrendik.

Şimdi gelelim bir başka buluşmaya. Her iki büyükşehir adayı da Akin Köylüleri dayanışma gecesinde karşılaşıyorlar ve birbirlerinin elini sıkıp başarı dileklerini iletiyorlar. Doğrusu ve olması gereken bu. Çünkü bu şehrin bu görüntülere gerçekten çok ihtiyacı var. Hatta ülke siyasetinin bu görüntülere çok ihtiyacı var. Kutuplaştırılmış, gerilmiş bir toplumun yeniden kaynaştırılması ve kucaklaştırılması o kadar kolay olmuyor.

Eskişehir ile ilgili bu denemeler gerçekten birden fazla yapıldı. Kravatsız toplantılardan başlayalım, milletvekillerinin mecliste buluşması hepsi yarım kalmış rüyalar. Ancak Eskişehir’in sorunları öyle tek bir pencereden bakarak çözümlenemez. Eskişehir için yapılması gereken en önemli işlerin başında farklı siyasi görüşlerden de olsa herkesin Eskişehir için ortak bir paydada buluşması olmazsa olmazlardan. Örneğin şehrin diğer aktörleri ESO, ETO, EOSB, ESOB, ETB gibi kurumlar da bu işe dahil edilerek pek çok sorunun çözümü sağlanabilir. Siyasetteki kutuplaşmanın şehrin aktörlerinin de hareket alanını sınırlandırdığını görmemek olur mu? Kurumların hepsi bu vatandaşın vergileri ile ayakta kalan ve hayatiyetlerini devam ettiriyor. Ancak ne yazık ki iktidar ve karşıtı siyasi organizasyonların gerilim dolu mücadelesi emin olun bu kurumların yöneticilerine de sirayet ediyor. Halbuki bu kurumların üyeleri, gönüllüleri ne derseniz deyin arasında her siyasi partiden insanlar mevcut. Şimdi geriye dönüp bakalım bu gerilimin bu şehre ne kadar zarar verdiğine diyeceğim de o kadar uzun bir liste oluşur ki, emin olun tahmin bile edemezsiniz. Halbuki herkes bu ülkenin vatandaşı, herkes bu şehrin çocuğu.

Onun için iki büyükşehir adayının açtığı yeni yolun devamının gelmesi en büyük temennim. Çünkü bu süreç uzadıkça Eskişehir zarar görüyor. Halk arasında şöyle denir ya, “şeyh uçmaz mürit uçurur” bende diyorum ki şehrin siyasi aktörleri açtıkları yolda yanlarındaki uçuranlara dikkat etseler iyi olur!