Cumhuriyet Halk Partisi Odunpazarı İlçe Örgütü’nün düzenlediği ancak içinde dayanışmanın zerresi olmayan “dayanışma gecesinin” ardından gözler yeniden örgüte çevrildi.
Bakın, tam gözümü çeviriyorum!
Görmek, duymak, bilmek istemiyorum artık!
Bu gelişmeler nasıl yaşanıyor?
CHP ne zaman ve nasıl “atama partisine” dönüştü?
Gelelim konuya…
CHP Gençlik Kolları uzun süredir bir türlü düze çıkamadı.
Hata üstüne hata, kriz üstüne kriz…
Odunpazarı Gençlik Kolları Başkanı Tuna Can Ünver’in görevden alınmasıyla işler iyice sarpa sardı.
Tamam, hata yapmış olabilir, gençtir, coşkuludur, olur.
Ama partinin ağır toplarının da bu egoya dayalı çatışmanın içine girmesi affedilir gibi değil.
Ünver hakkında iddialar ortaya atıldı sonra “çat” diye görevden alındı.
Sonra kongre yapıldı.
Bu kez iplerin gergin olduğu cepheden Ali Eren Doğan kazandı.
Bir süre görevini yürüttü ama İl Gençlik Kolları Başkanı Oğuzhan Demir’le arasında ipler koptu, konu darp olayına kadar uzandı.
Şiddet mi?
Evet, orada artık durmak gerekir.
Doğan görevden alındı, alınmalıydı da.
Ama peki sonra ne oldu?
Aylardır o koltuk boş!
Ne kongre var, ne seçim…
Şimdi kulislerde, Ali Eren Doğan’a yakınlığıyla bilinen Gün Barış Sevinç’in “atanacağı” konuşuluyor.
Evet, atanacağı!
CHP ne zaman “atanma partisine” dönüştü, kim fark etti?
Bir de işin diğer tarafı var…
CHP İl Başkanı Talat Yalaz ve Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un hiçbir zaman yanında durmadığı, parti içinde adeta ötekileştirilen İl Gençlik Kolları Başkanı Oğuzhan Demir’in istifasının isteneceği söyleniyor.
Gerekçe mi?
Programlara geç gelmiş, Özgür Özel’in mitinginde korteji toplayamamış, genç kalabalık oluşturamamış!
Bir durun bakalım…
O mitingde, o gecede, o “dayanışma” denilen gecede kaç genç vardı?
Gençlik korteji toplanmıyorsa, belki de sorun gençlerde değil, onların önünü kapatanlardadır.
Yıllardır AK Parti’nin antidemokratik uygulamalarına karşı demokrasi dersi veren bir partinin, kendi içinde “atama”, “tasfiye” ve “ötekileştirmeyle” yol alması ironinin ötesinde bir trajediye dönüşüyor.
Gençlik enerjisini bastırarak, parti içi hesaplarla geleceği kuramazsınız.
Dayanışma gecesi mi dediniz?
O gecede dayanışma yoktu.
Sadece hırs vardı.
Böyle absürt bahanelere sığınmayı bırakın artık!
Belki de artık şu soruyu yüksek sesle sormanın zamanı geldi!
Kim istiyor İl Gençlik Kolları Başkanı Oğuzhan Demir’in istifasını?
Bir türlü yıldızının barışmadığı Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt mu?
Yoksa CHP Odunpazarı Gençlik Kolları Başkanı Ali Eren Doğan’ın hırsını almak isteyen CHP İl Başkanı Talat Yalaz mı?
Ya da AK Parti’nin her türlü antidemokratik tavrını eleştiren ancak belediye gücünü TOMA gücü gibi kullanan Odunpazarı Belediyesi şimdi kafayı Demir’e taktı da biber gazıyla mı püskürtüyor?
Kuantum Özge der ki:
“Hesaplaşmak, görünmez zincirleri kırmaktır."