AK Parti istifa sürecine girdi.

Sessiz, sedasız, duyulmadan, duyulmadığı sanılarak birer birer istifa ediliyor.

Muğla, Çanakkale, Adıyaman, Niğde, Tunceli, Bitlis ve Ordu il başkanları peş peşe görevlerinden ayrıldıklarını duyurdu.

Elbette gözler Eskişehir’e çevrildi.

AK Parti Eskişehir İl Başkanı Gürhan Albayrak da görevden alınacak mı merak konusu oldu.

Hatta dedikodu bir an da yayıldı.

Albayrak’ın görevden alınmasına kesin gözüyle bakılıyor.

Yerine gelecek isim bile belirlenmiş.

Mürsel Çavdar…

AK Parti MKYK Üyesi olan Çavdar’ın teşkilatla güçlü bağları olduğu söyleniyor.

Ancak il başkanlığı, sadece teşkilat ilişkileriyle yürütülecek bir görev değil.

Siyasi olgunluk ve temsil kabiliyeti ister.

Mürsel Çavdar’da bu olgunluk var mı dersiniz?

Gençliği elbette bir avantaj.

Ama gençliğin getirdiği hız ve coşku bazen frenlenemez sonuçlar doğurabiliyor.

Duygularıyla hareket eden bir siyasetçi portresi var karşımızda.

Hızlı karar veriyor, hızlı yaşıyor.

Tanıdık geliyor değil mi?

Evet…

Volkan Doğan’ı hatırlatıyor bana.

O da bir dönemin “parlayan yıldızıydı.”

Heyecanlıydı, hırslıydı, tempoluydu.

Ama ne oldu?

Hızlı yükseldi, hızlı dağıldı.

Gürhan Albayrak’ı herkes sevmeyebilir, eleştirebilir.

Ancak bir denge unsuru olduğu da inkar edilemez.

Siyasetin dozunu ayarlayabiliyor, kutuplaştırmıyor.

Kimseyi “AKP’li bunlar” dedirtecek tavırlarla öne çıkmıyor.

Parti içinde sulh arayan, uzlaşmacı bir figür.

Kim ne derse desin.

Sulhtan zarar gelmez.

Mürsel Çavdar’da bu sulh havası yok gibi değil mi?

Daha sert, daha dışlayıcı bir siyaset dili getirecek izlenimi yaratmıyor mu?

Sanki “Bu kapıdan AKP’li olmayan giremez” diyecek biri gibi.

CHP’lilerin, Zihni Çalışkan döneminde yaşadığı “engelleniyoruz” çıkışlarını bize tekrar tekrar yaşatabilir.

Tanımıyorum.

Sohbet etmedim.

Ama hislerime güveniyorum.

Ve bu hissiyat bana diyor ki:

Yeni bir Volkan Doğan vakasına daha hazır mıyız?

*****************************************************

Kuantum Özge der ki:

Evren, dileklerini duyar; yeter ki sen onlara gerçekten inanasın."