10 Kasım’lar Atatürk’ün değerini bir kez daha anlamamıza ve bugünü değerlendirip, geleceğe ders çıkarmamıza olanak sağlıyor. Dünde Eskişehir’de saat 9’u 5 geçtiğinde, Eskişehirli çoluk-çocuk Atamızı anmak için sokaklara döküldü. Her partide Atatürk’ü üyeleri ve Eskişehir’deki yöneticileri ile birlikte, anmak için vilayet meydanına koştu. Çağdaş Türkiye’nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 87 yılında bir kez daha şükran ve özlem ile andık. Az zamanda çok ve büyük işler başaran büyük Atatürk’ü saygıyla, şükranla ve özlemle anmaya Türk insanı devam edecektir. Sonsuza kadar artan özlemle sürecektir.
MİLYONLAR HAREKETE GEÇİYOR
Ankara’da Anıtkabir, dünde yine Türkiye’nin her bölgesinden gelen milyonlar ile dolup, taştı. Türk Milleti, Atasını yine bağrına bastı. Dünyada böyle bir sevginin ve saygının eşi, benzeri bugüne kadar görülmedi. Gördüğümüz hissettiğimiz, Atatürk’e duyulan minnet duygusudur. BU duyguda kuşaklar geçse de bitmeyecektir. Ülkemiz üzerinde emelli olan güçler ister içerde, ister dışarıda olsun Atatürk’ü ve Cumhuriyetimizi ortadan kaldıramayacaklar.
NESİLLER GEÇSE DE
Ord. Prof. Dr. Hıfzı Veldet Velidedeoğlu ‘Atatürk’ü Unutturmak’ adlı kitabında şunları yazmıştı: “Bu gibiler, Atatürk’ü tarihten silmeyi başaramayacaklarını biliyorlar. Bu kadarcığına akılları eriyor. Şu halde Atatürk’ü değil, Türkiye’de Atatürkçülüğü unutturmalı ki onun adı havada kalsın ve kendi gizli emelleri bir gün bu yöntemle gerçekleşsin.” Bu durum hiçbir zaman başarılmadı. Nesiller geçse de, Atatürk sevgisi daha da büyüyor. Türk insanı karşılaştığı her zorlukta ona başvuruyor. Atatürk’ün ölmediği de görülüyor.
BÜYÜKLERİ ORTAYA ÇIKARMAK
Türk milletinin yarattığı en büyük atılımlardan biri Cumhuriyet Devrimimizdi. Ve bağrından binlerce yıllık imparatorluk geleneğiyle harmanlanmış, Türk devriminin birikimine yaslanmış, Kurtuluş Savaşımızın önderi Atatürk’ü çıkardı. Atatürk ve bir avuç ülke sevdalısı, 19 kişi olarak çıktıkları Samsun ve sonrasında Türk Milleti ile bütünleşerek, yeni bir sayfa açtılar. Türkiye Cumhuriyeti devletini kurdular. Atatürk’ün yakın arkadaşı Türkiye’nin ilk Adalet Bakanı Mahmut Esat Bozkurt, Türk milleti için “büyükler yaratıcısıdır” diyor.
MİRAS DEVAM EDİYOR
Türk milleti tarih boyunca büyük devletler kurdu, bugünlere müthiş bir imparatorluk geleneği miras kaldı. Harezmi’den Biruni’ye, İbni Sina’dan Mimar Sinan’a, Cahit Arf’tan Aziz Sancar’a adları saymakla bitiremeyen nice bilim insanı, kültür ve devlet adamı yetiştirdi. Türk milletinin yarattığı en büyük atılımlardan biri Cumhuriyet Devrimimizdi. Ve bağrından binlerce yıllık imparatorluk geleneğiyle harmanlanmış, Türk devriminin birikimine yaslanmış, Kurtuluş Savaşımızın önderi Atatürk’ü çıkardı. Atatürk ve bir avuç ülke sevdalısı, 19 kişi olarak çıktıkları Samsun ve sonrasında Türk Milleti ile bütünleşerek, yeni bir sayfa açtılar. Türkiye Cumhuriyeti devletini kurdular.
DEVRİMCİYİ ANDIK
10 Kasım yas değil de, Atatürk’ün ülkeyi nasıl kurduğunu ve durumuzu değerlendirme günüdür. Atatürk hayatı şöyle tanımlamıştır:” “Efendiler, bilirsiniz ki hayat demek, mücadele, çarpışma demektir. Hayatta başarı mutlaka mücadelede başarıyla mümkündür. Bu da manen ve maddeten kuvvete, kudrete dayanır bir keyfiyettir. Bir de insanların meşgul olduğu bütün meseleler, maruz kaldığı bütün tehlikeler, elde ettiği başarılar, ortak, genel bir mücadelenin dalgaları içinde doğagelmiştir.”
İÇ CEPHENİN ÖNEMİ
Bugün ülkemiz güvenlik ve ekonomide ciddi tehditlerle karşı karşıya bulunuyor. Çevremizde ateş çemberi var. Türk Milleti mücadeleye ve her türlü zorluğa hazırdır. En önemli konu, bölgemizde ikinci İsrail devleti kurma girişiminin sürmesidir. Türkiye dün olduğu gibi bugünde Atatürk de birleşiyor. Bizim kuvvetimizde buradadır. Millî devlet düşmanlığına, Atatürk düşmanlığına, Cumhuriyet düşmanlığına açıktan tavır almalıyız. İç cephemizi sağlamlaştırmalıyız. Yeniden Atatürk günlerindeyiz. Bunun bilincinde olalım.