Eskişehir’in en temel sorunlarından biri olan Sakaryabaşı su sorunu için nihayet beklenen adım atıldı.
Çifteler Belediyesi’nin uzun süredir çözümü için girişimlerde bulunduğu Sakaryabaşı’nda Devlet Su İşleri (DSİ) ekipleri bölgede havuz tadilatı ve iyileştirme çalışmalarına başladı.
Bu kent adına gerçekten sevindirici bir haber…
Uzun süredir böyle bir müjdeye hasret kaldığımızdan olsa gerek ilaç gibi geldi.
Çalışmaların başladığını duyuran Çifteler Belediye Başkanı Zehra Konakcı, AK Parti İlçe Başkanı Yakup Önür ve Cumhuriyet Halk Partisi İlçe Başkanı Şükrü Keser ile birlikte alanda incelemelerde bulundu.
Konakcı, göreve geldikleri günden bu yana Sakaryabaşı’nın sorunlarını çözmek için yoğun çaba gösterdiklerini belirterek şunları söyledi:
“Sakaryabaşı’nın su sorununu çözmek için çalmadık kapı bırakmadık. Nihayet bugün DSİ ekipleri bölgemize gelerek çalışmalara başladı. Bu süreçte bizlere destek veren başta Eskişehir Valimiz Sayın Hüseyin Aksoy’a, AK Parti Eskişehir İl Başkanı Sayın Gürhan Albayrak’a, DSİ Genel Müdürü Sayın Mehmet Akif Balta’ya, DSİ 3. Bölge Müdürü Sayın Kağan Şan’a ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum.”
CHP’li bir belediye başkanı olan Konakcı’nın, siyasi ayrım yapmadan teşekkür etmesi oldukça dikkat çekiciydi.
Hatta tepki görme ihtimaline rağmen konuşmasına AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak’ı da ekledi.
Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy’a da teşekkürlerini sundu.
Malum, bu aralar süreç biraz hassas; AK Parti ile yan yana görünmek bile farklı yerlere çekilebiliyor.
Ben bu tavrı oldukça şık bir hareket olarak nitelendirdim.
Çünkü ortada birlikte yürütülen bir istişare, bir işbirliği ve somut bir sonuç var.
Peki, böylesine centilmence bir tutuma AK Parti cephesinden nasıl bir karşılık geldi dersiniz?
Tahmin ettiğiniz gibi…
Yine o bilindik “Biz yaptık oldu” havası.
AK Parti Çifteler Teşkilatı, sosyal medya açıklamasında şöyle dedi:
“DSİ 3. Bölge Müdürlüğümüz Sakaryabaşı ile ilgili çalışmalara devam ediyor. En başından beri biz de yakından takip ediyoruz. Bu konuda bizlere destek olan değerli vekillerimiz Sayın Prof. Dr. Ayşen Gürcan'a, Sayın Fatih Dönmez'e, Sayın Nebi Hatipoğlu'na, Sakaryabaşı siyaset üstüdür diyerek ilk günden beri takip eden, her türlü desteği sağlayan kıymetli İl Başkanımız Sayın Gürhan Albayrak’a ve DSİ 3. Bölge Müdürümüz Sayın Kağan Şan’a teşekkür ediyoruz.”
İki açıklama arasındaki “üç farkı” bulana ödül var desek yeridir…
Ama yok şaka bir yana iki fark var.
AK Parti Çifteler Teşkilatı, Çifteler Belediyesi’ne teşekkür etmeye tenezzül bile etmemiş.
Hadi onu geçtim Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy’un adını bile anmamış…
Sanki Sakaryabaşı’nın sorunu kendi kendine çözülüyormuş gibi…
Sanki bu süreçte kapı kapı dolaşıp girişim yapan belediye yokmuş gibi…
Sanki “biz olmasak bir adım bile atılamazdı” demeye getirircesine…
Oysa ortada siyaset üstü bir mesele var.
Asıl teşekkür edilmesi gereken, süreci başlatan, ısrarla takip eden ve işbirliğine kapı açan kurumun adı belli!
Çifteler Belediyesi.
Fakat belli ki bazıları hâlâ ortak emeği değil, sadece kendi gölgelerini büyütmeyi tercih ediyor.
İşin en acı tarafı da şu:
Birlikte yapılan işe bile birlikte sahip çıkamayacak kadar ben merkezli bir siyasi anlayışla, bu memlekette büyük sorunların çözülmesini beklemek sadece saflık olur.
**********************
BAY DALGIÇ!
Son günlerde kentin en hararetli gündemi malum Yeşiltepe’de planlanan dönüşüm çalışmaları.
Mahalle halkının tedirginliği anlaşılır aslında çünkü belirsizlik her zaman soru işareti doğurur.

Bu kapsamda AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak ve Tepebaşı meclis üyeleri Yeşiltepe’yi ziyaret edip bilgi paylaşımında bulundu.
Tam bu noktada ise CHP’li Tepebaşı Meclis Üyesi Atilay Dalgıç’tan ilginç bir çıkış geldi.
Haberi paylaşarak, “Fotoğraftaki meclis üyeleri. Bari gözlük taksaydınız” yorumunu yaptı.
Atilay Dalgıç’ın ironiyle saygıyı karıştırdığı ilk çıkışı değil bu.
Kendisinin mizah anlayışı bize uymuyor.
Güldürmüyor, orası kesin.
AK Parti Tepebaşı Meclis Üyesi Mehmet Şimşek de aynı fikirde olmalı ki açıkça tepki gösterdi:
“Siyaseti saygısızca yapan birisiniz. Yıllardır demek o gözlüğü boşuna takmıyormuşsunuz Dalgıç Bey… Terbiyesizlik için Dalgıç Bey yazmadım, beyefendi bana ‘Benim adımı ağzına alma’ dedi.”
Siyasette eleştiri olur, hatta eleştirinin mizahi tarafı da hoş bir renktir.
Ama mizah da nezaket ister.
İnceliği kaybedince çirkin bir atışma kalır.
Ve doğrusu, bu kadar “sığ” tartışmanın içinden en son bir Dalgıç çıkıyor olması da ironinin ta kendisi değil mi?
Bunca gürültü koparan ama aşama kaydedemeyen Sayın Dalgıç belli ki derinlere inmeyi seviyor, keşke üslubu da biraz derinlik kazansa.
Ve bütün bu tartışmanın merkezinde sözün batırma kuvvetiyle gündeme geliyor Dalgıç…
Ne diyelim…
İnsan soyadının hakkını genelde mesleğinde verir ama Sayın Dalgıç belli ki siyasette de derinlere dalmayı seviyor, keşke zaman zaman yüzeye çıkıp nefes almayı da hatırlasa.
****************************
Kuantum Özge der ki:
“Zaman çaredir ama sabredene.”