Eskişehir’de güne yeni bir haberle uyanıyoruz.
Cemevinin çatısına baz istasyonu kurulmak isteniyor.
Ayrıca aynı binada aile sağlığı merkezi de bulunuyor.
Mahalle halkı haklı olarak endişeli…
Toplumda huzursuzluk yaratıyor.
Cemevinin çatısına kurulan baz istasyonu, halkın bilgisi ve rızası olmadan yerleştirildiği için de tepki büyük.
Bu kent yıllarca kurulmak istenen termik santral projeleriyle mücadele etmişken, bir ibadethaneye konulan baz istasyonu da neyin nesidir?
Mesele yalnızca elektromanyetik dalga yayacak bir cihazın varlığı değil.
Mesele, kamusal alanların, ibadethanelerin, sağlık merkezlerinin "rızasız" bir şekilde karar alma süreçlerine dahil edilmesi.
Bu kent, yıllar boyunca termik santral projelerine karşı direndi.
Verimli toprakları, temiz havası için mücadele verdi.
Şimdi de aynı kararlılıkla, ibadethanesine yapılan bu müdahaleye karşı çıkıyor.
Çünkü mesele sadece bir anten değil.
Mesele, bir kentin vicdanıdır.
Yetkililere buradan açıkça soralım:
Neden Cemevi çatısı tercih edildi?
Toplumun en hassas kurumlarından biri olan aile sağlığı merkezinin tepesine bu istasyonun kurulması hangi bilimsel gerekçeyle savunuluyor?
Toplumsal huzurun, ortak yaşamın ve birlikte üretmenin temeli, karşılıklı rızadır.
Rızanın olmadığı yerde huzur da, sağlık da, inanç da zarar görür.
Bu yanlıştan derhal dönülmeli, baz istasyonu sökülmeli ve mahalle halkının iradesine saygı gösterilmelidir.
Çünkü baz istasyonları her yere kurulabilir…
Ama vicdanın üstüne kurulamaz.
Kuantum Özge de ki:
“Sen iste. Çok iste. Zamanını bekle.”
